“Kendimi daima yorgun ve bitkin hissediyorum. Dinlenmeye çalışsam da bu yorgunluk bir türlü geçmiyor, hiçbir şeye güç bulamıyorum!” Bu çeşit cümleleri siz de sıkça kuruyor musunuz? İş yerinde uyku hali yaşayıp meskene geldiğinizde kanepeden kalkmakta zorlanıyor musunuz? Şayet bunlar size tanıdık geliyorsa, ruhsal yorgunluk yaşıyor olabilirsiniz.
Uzun mühlet boyunca gerilim ve telaşa maruz kaldığımızda zihinsel olarak kendimizi yorgun hissedebiliriz. Şayet gerilim ve telaş uyandıran faktörler ortadan kalkmazsa bu zihinsel yahut ruhsal yorgunluk durumu kronik bir hal alabilir. Bu durum da günlük yaşantımızı ve işlevselliğimizi olumsuz tarafta tesirler. Ağır formda güçsüz, halsiz ve tükenmiş hissetmeye ve dinlenmiş olmaya karşın bu durumun azalmadan devam etmesine ruhsal yorgunluk denir. Ruhsal yorgunluğun nedenleri ortasında günlük gerilim düzeyi, gelecek derdine bağlı olarak ağır niyetlere sahip olmak, geçmişteki olaylara dair tekrarlayıcı niyetler, yüksek seviyede fizikî aktivite yahut gerilim kaynaklı ruhsal rahatsızlıklar yer alabilir.
Psikolojik yorgunluğun duygusal, bilişsel ve fizikî belirtileri olabilir:
- Gün içerisinde daima uyumak isteği yahut uyuklama hali
- Eklem ve kas ağrıları
- Gün içerisinde güç düşüklüğü ve bu durumdan ötürü kişinin günlük işlerini yerine getirememesi
- Uyku problemleri ve uykuda düzensizlik
- Bağırsak ve sindirim sorunları
- Devam eden mutsuzluk ve huzursuzluk hisleri
- Günlük rutinlerde ve toplumsal yaşantında bozulma
- Fiziksel manada olduğu kadar zihinsel olarak tükenmişlik hissi
- Sürekli olarak panik hali yahut gelecekle ilgili kaygılanmak
Psikolojik yorgunlukla başa çıkmak için uzman psikologlardan dayanak alınabilir; bilişsel davranışçı yaklaşımla olumsuz niyetler olumlu olanlarla değiştirilebilir. Ayrıyeten, sevilen aktivitelere yönelmek, dinlenme vaktini istikrarlı ayarlamak ve büyük misyonları modüllere ayırmak da yararlıdır. İş hayatında düzenlemeler yapmak ve toplumsal bağlantıları geliştirmek, bu durumla başa çıkmaya yardımcı olabilir.