Bedenin ketosise girdiğini anlamak için belli yollar vardır. Bunlar şu haldedir;
Bedende artmış keton cisimleri idrar yoluyla atıldığı için idrara çıkma artar.
İdrar çıkışı arttığı için sıvı kaybı da artar ve buna bağlı ağız kuruluğu gelişir.
Keton cismi olan aseton arttığı için nefeste aseton kokusu oluşur.
Bedende güç artışı hissedilir.
Ketojenik diyette yağ oranı epey yüksek olduğu için kan lipit profili olumsuz etkilenebilir. Besinlerle alınan yağ ölçüsü, bilhassa doymuş yağ, artışına bağlı olarak kan kolesterol, trigliserit ve apolipoprotein düzeyleri artar. Bu bedellerin artması kalp-damar hastalıkları için yüksek risk oluşturur.
Ketojenik diyet, genellikle bedenin gereksinimi olan güçten daha düşük güç içerir. Bir uzman tarafından kişinin genel durumu yeterli takip edilmeli.
Diyete alışana kadar kas krampları, çarpıntı, yorgunluk, üşüme, omuz ağrısı, kabızlık, sırt ağrısı, karın ağrısı, şişkinlik, baş ağrısı, gerginlik üzere şikayetler oluşabilir. Diyeti uygulama mühleti ve takibi bu noktada çok değerli.
Uzun müddetli ve denetimsiz uygulandığında sıhhatsiz sonuçlar doğurabilir. Uzman takibinde hastalığın tedavi sürecine uygun planlanmalıdır.
