Çete liderlerinin eline düşen Haiti‘nin başkenti, dünyanın en tehlikeli şehri olarak da adlandırılan bir yer haline gelirken,caddelerin çürüyen cesetlerle dolup taştığı bir savaş alanına dönüştü.
Birçok büyükelçiliğin personelinin tahliye edilmesi ve ABD Deniz Kuvvetleri’nin şimdi görevlendirilmesiyle birlikte, Başkent Port-au-Prince, günlerdir kanlı bir savaş alanına dönüştü. Karayip ulusu, olağanüstü hal altında kıvranırken, ABD askeri, Pazar günü ülkeden gereksiz büyükelçilik personelini tahliye etmek için bir operasyon gerçekleştirdi ve büyükelçilik güvenliğini güçlendirmek için ABD kuvvetlerini ekledi.
Birçok diplomatik misyon üyesi, ABD ve Almanya büyükelçisinin de aralarında bulunduğu personel, Pazar günü Port-au-Prince’den ayrılmaya başladı.
Haiti‘nin başkentinin yüzde 80’ine kadarını kontrol altına alan çete üyeleri cinsel şiddet, işkence ve hukuk dışılık suçlar işliyor.
Onlardan en tehlikelisi, “Barbecue” olarak bilinen bir savaş ağası tarafından yönetilen ve kurbanlarını ateşe verdiği söylenen “G9 koalisyonu” olarak adlandırılanıdır.
İki yıldan fazla süredir, savaşan fraksiyonlar şehri parçaladı ve her günü hayatta kalma mücadelesine dönüştürdü.
Ancak iki hafta önce başlayan son şiddet dalgası, ülkeyi tam olarak kaosa sürükledi.
Çeteler, devlet binalarını ateşe veriyor ve polis karakollarını yakıyor.
Polis ve çete üyeleri arasında yaşanan silahlı çatışmalarda, caddelerde uzun süre kalan cesetler çürümeye başladı.
Morg müdürlerinden Lyonel Milfort, Amerika gazetesi Washingotn Post’a yaptığı açıklamada, insanların kendilerinden sokaklardaki cesetleri toplama çağrısı yaptıklarını fakat yaşana çatışmalardan dolayı cesetleri toplayamadıklarını söyledi.
Uluslararası Göç Örgütü’nün raporuna göre, şimdiye kadar en az 360.000 Haiti vatandaşı evinden göç etmek zorunda kaldı.
