Space.com tarafından paylaşılan bir gönderiye nazaran, astronotlar uzayın giysilerinde çok makus bir koku bıraktığını söylüyor. Dahası, Uranüs’te tespit edilen kimyasal yapı, gaz devinin yellenme ve çürümüş yumurta üzere koktuğunu gösteriyor.
Tabii ki uzaya ya da Uranüs’e gidip havayı koklayamayız. Oksijen olmadığı ve tehlikeli radyasyonla dolu olduğu için ölürüz; aslında Uranüs’ün gazdan oluştuğunu söylemeye gerek bile yok. Bununla birlikte, uzay yürüyüşlerinden dönen astronotlar giysilerinin yanmış biftek, hatta barut ve ozon üzere güçlü kokulara sahip olduğunu tanım ediyor.
Peki Uranüs’ün bu kadar makus koktuğunu nereden biliyoruz? Zira Hawaii’deki Gemini North teleskobunda bulunan Near-Infrared Integral Field Spectrometer (NIFS) isimli bir aleti kullanan gökbilimciler, Uranüs’te bulunan bulut örtüsünün hidrojen sülfür gazından oluştuğunu tespit etti.
Çürüyen yumurtalara kendine mahsus ve berbat kokusunu veren şey de işte bu gaz. Araştırmacılar, Uranüs’ün atmosferinin derinliklerine inecek olsalar, koku yüzünden muhtemelen kusacaklarını söylüyorlar. Öbür araştırmacılar ise bu kokuyu yellenme kokusuna benzetiyor ki sanırım hepimiz bu kokunun hiç de güzel bir şey olmadığı konusunda hemfikiriz.
Ancak uzayda bulunan tek berbat kokulu şey Uranüs değil. Kuyruklu yıldızlar da gaz halelerinde hidrojen sülfür, amonyak ve pis kokular yayan öteki molekülleri barındırıyor. Neyse ki bu halelerde yüksek konsantrasyonda su buharı da bulunduğundan kokunun daha zayıf olması mümkün.
Bazı araştırmacılar Uranüs’ün idrar üzere kokabileceğine inanıyor, çünkü hem Uranüs’ün hem de Neptün’ün bulutlarında amonyak buzu olabilir. Bu da çürüyen yumurta kokusuna eşlik edecek diğer bir kokulu aroma sağlayabilir.