İstanbul’da dünyaya gelen Veysel Sarı, çocuk yaşlarında mahalle ortasında futbol oynamaya başladı. Arkadaşlarıyla futbol oynadığı sırada, Beyoğlu Yeniçarşı’nın antrenörünün kendisini görüp ekibe çağırmasıyla futbol hayatı başlayan 11 yaşındaki Veysel Sarı’yı ailesi de destekledi. İmkansızlıklar içerisinde büyüyen Sarı, idmanlara yürüyerek gidip geldi. En büyük hayali ve gayesi futbolculuk olan Veysel Sarı, bu sevdasından vazgeçmedi.
DİZ KAPAĞINDAN VURULDU
Bir yandan çalışan öteki yandan futbol hayatına devam eden Veysel Sarı, forvet mevkiinde oynarken Galatasaray’ın efsanesi Metin Kurt’un yönlendirmesiyle stoper olarak misyon yapmaya başladı. Fakat Sarı, 16 yaşındayken şanssız bir olay yaşadı. Okul çıkışı arkadaşlarıyla yürürken kimliği belirlenemeyen kişinin silahlı saldırısına uğradı. Diz kapağından vurulan Sarı, hastaneye götürülürken haberi alan anne ve babası da çabucak yanına gitti.
‘BU ÇOCUK ARTIK YÜRÜYEMEZ’
Birinci denetimleri yapan doktor ailesine, ‘Bu çocuk artık yürüyemez’ dedi. Ailesi gözyaşı dökerken Veysel Sarı ise yürümeden nasıl hayatına devam edeceğini düşündü. Lakin bir mühlet sonra gittiği öteki bir hastanenin tabibi Sarı’ya, tedaviyle yürüyebileceğini, hatta tekrar futbol oynayabileceğini söyledi. Pes etmeyen Sarı, yaklaşık 3 ay boyunca ağır tedavi ve fizik tedavinin akabinde güzelleşip tekrar futbol oynamaya başladı.
20 YAŞINDA PROFESYONEL OLDU
En büyük hayali olan futbola odaklanan ve yaşadıklarıyla daha da hırslanan Veysel Sarı, meslek basamaklarını tek tek çıkmaya başladı. Evvel Beylerbeyi’ne transfer olan Sarı, gösterdiği üstün performansla 20 yaşındayken profesyonel kontrata imza atarak o dönem Süper Lig’de oynayan Eskişehirspor’un takımına katıldı. Burada gösterdiği muvaffakiyetin akabinde sırasıyla Galatasaray, Kasımpaşa ve Antalyaspor’da forma giyen Veysel Sarı, 2 kere de A Ulusal Kadro’nun formasını terletti.
ANTALYASPORUN’UN VAZGEÇİLMEZ OYUNCULARI ARASINDA
Başarılarıyla isminden kelam ettiren, Antalyaspor’un vazgeçilmez oyuncuları ortasında yer alan Sarı, tıpkı vakitte kadronun kaptanlığını yapıyor. Sarı, Süper Ligde 2 hafta evvel Antalyaspor’un Kasımpaşa ile oynadığı müsabakada kadrosuyla 150’nci, Süper Lig’de ise 400’üncü maçına çıktı.
‘İLK SEFER ANNEMLE BABAMIN GÖZYAŞI DÖKTÜĞÜNÜ GÖRDÜM’
Süreçte yaşadıklarını Antalyaspor’un toplumsal medya hesabında anlatan Sarı, “16 yaşımdayken makûs bir anı oldu benim için. Ayağımdan bir darbe aldım, diyelim. Ondan sonraki periyot benim için hem negatif hem olumlu oldu. Hastaneye gittiğimiz vakit babam ve annem tabiple konuştuklarında ben de oradaydım. Doktor babama ‘Çocuk bir daha yürüyemeyecek’ dedi. Yürüyemezsem hayatım nasıl devam edecek, diye düşündüm. Birinci kez annemle babamın gözyaşı döktüğünü gördüm” dedi.
‘FİZİK TEDAVİDEN SONRA MAÇA ÇIKTIM, 2 GOL ATTIM’
Vurulmasının kendisini hem negatif hem olumlu etkilediğini belirten Veysel Sarı, “Hastanede yatarken doktor MR istedi. Sonuçları almaya giderken ben yürüyemiyordum. Annem, ağabeyim ve ben birlikte gittik. Doktor MR sonuçlarına bakarken ‘Ben de anlamadım ancak şu an hiçbir şey yok ayağında. Yarın tedaviye başlasın, 3 ay sonra top oynayabilir’ dedi. Orada hayatım müspete döndü. 3 aylık fizik tedaviden sonra maça çıktım ve 2 gol attım. O sene 35 müsabakaya çıktım” diye konuştu.