“HER ŞEYİ SIFIRDAN KURDUK”
Ekibi tamamiyle baştan kurduklarını ve bunu başardıklarını söyleyen Alimpijevic, “Yani, birinci olarak kulübün her düzeydeki başarısı yalnızca ben koç olduğum için değil. Liderin, yöneticilerin ve idare şurası üyelerinin ve Genel Menajerimiz, idaremizin, kulüp çalışanlarının, son olarak da grubumun dayanağı olmadan sıfırdan inşaa etmek kolay değil ve sahiden başardık. Sıfırdan başladık. Benim için her vakit kıymetli olan şey çalışkan, olağanüstü karakteri olan, uygun davranışları olan, açık fikirli, kendini daha yeterli olmak için değiştirmeye hazır ve bize de daha âlâ olması için değiştirmemize müsaade veren insanlara sahip olmak.” sözlerini kullandı.
Her geçen gün daha da değiştiğini söyleyen Dusan Alimpijevic şu sözlerle devam etti:
“Çünkü bilirsiniz, hepimiz değişiyoruz. Şayet akıllıysanız aslında her gün, her hafta, her ay, her yıl daha âlâ olmak için değişirsiniz. Benim kendim için de yaptığım şey bu. Bir ay, bir yıl evvelkiyle birebir koç değilim. Oyunculardan istediğim şey de bu. Şayet bu türlü oyuncular da bulursam memnun olurum. Bu başarılı olmak için talihimiz olduğu manasına gelir. Her şeyin üstünde de tabi atmosfer var, yeterli atmosfer sonuç getirir.”
“BEŞİKTAŞ HEPİMİZDEN BÜYÜK”
Hiçbir oyuncunun Beşiktaş’tan büyük olmadığını ve olamayacağını söz eden Alimpijevic, “Kesinlikle. Kimse kulüpten büyük olamaz. Beşiktaş hepimizden büyük. Bu ana kural. Sistem her vakit şahıslardan üstündür. Natürel ki bu oyuncuların oyunu, natürel ki birtakım müsabakalarda bir adım öne çıkacak şahıslar olacak, güzel bir rolle, güzel oyunla, büyük puanlarla… Lakin bugün 2-3 isim olur, bir öteki oyunda öteki isimler olur. Ana şey sistemin dengeli olması. Oyuncular günlük, haftalık ya da her oyunda değişebilir. Ancak sahiden düzgün insanlardan oluşan, istediğimiz kümesi bulduğumuzu düşünüyorum.” dedi.
Alimpijevic, Hapoel ve Gran Canaria’yı deplasmanda eledikleri maçlarla ilgili gelen soruya ise şu karşılığı verdi:
“Şunu söyledim ve oldu diyebileceğimiz sihirli bir değneğimiz yok. Birkaç şey var. Birinci olarak karakterli oyunculara, ikincisi de olağanüstü işler çıkaran takıma sahip olmak. Grubumun hepsi oyuncu buluyorlar, çok hoş bir hazırlık yapıyorlar. Daima birlikte yapıyoruz lakin Buğra, Sinan, tıpkı vakitte Dorde da bizimle, olağanüstü bir iş çıkarıyorlar. Fizik koçumuz Marko kendi hissesine düşeni çok güzel hallediyor. EuroCup’ta bu sene çok güçlü bir rekabet var. Dönem başında en az 6-8 grubun, “Euroleague’e gitmek istiyoruz” dediklerini duyduk. Bütçe açısından, onların açıklamaları açısından, tertipler ve lojistikleri açısından 6-8 grup Euroleague’de olmaya hazır diyebiliriz. Hapoel bu yıl için büyük bir bütçeye sahip. Kimse Play-off dışında kalan Venezia hakkında konuşmuyor. Gran Canaria’yı geride bıraktık. Sahip olduğumuz bir öbür ölçek de London ve Paris gruplarından biri elenecek. Biliyorsunuz ki bunun için yatırım yaptık, Final Four’dayız ve tek maçlık eleme adabından çıkabildiğimiz için memnunuz. En azından Sinan Erdem’de bir maç daha taraftarlarımızla olabileceğiz.”
“TARAFTARLARIMIZA HÜRMET DUYUYORUZ”
Müsabakanın oynanacağı Sinan Fazilet Salonunu da pahalandıran Alimpijevic, “Gerçekten taraftarların yarattığı o kusursuz atmosferde oynamaktan memnunum. Fenerbahçe’ye karşı oynadığımız müsabaka çılgıncaydı. Bu türlü bir şey daha evvel hissetmemiştik. Kendi mesleğimde de uzun vakittir hissetmedim. Ve inanıyorum ki oradaki tüm beşerler da bunu hissetti. Sırbistan’da benzeri şeyler yaşama talihim olmuştu. Lakin Beşiktaş taraftarlarının o müsabakada yarattığı şey olağanüstüydü. Çok eğlendik ve tribünden gelen enerjiyi hissettik. Taraftarların oyuncuların şu ana kadar yaptıkları işe hürmetini da hissettik ve o saygıyı onlara savaşımızla, tutkumuzla, ruhumuzla geri vermek istedik. Ve sahiden bu armaya duyduğumuz saygıyı da göstermek isterdik. Bizi desteklemeye gelen tüm taraftarlarımıza hürmet duyuyoruz. Sinan Erdem’e gideceğimiz için memnunum, bildiğim kadarıyla biletler tükendi, çok yakın olduğumuzu düşünüyorum.” dedi ve şu sözlerle cümlelerini noktaladı:
“Gerçekten taraftarların yarattığı o şahane atmosferde oynamaktan memnunum. Fenerbahçe’ye karşı oynadığımız müsabaka çılgıncaydı. Bu türlü bir şey daha evvel hissetmemiştik. Kendi mesleğimde de uzun vakittir hissetmedim. Ve inanıyorum ki oradaki tüm beşerler da bunu hissetti. Sırbistan’da misal şeyler yaşama bahtım olmuştu. Lakin Beşiktaş taraftarlarının o müsabakada yarattığı şey mükemmeldi. Çok eğlendik ve tribünden gelen enerjiyi hissettik. Taraftarların oyuncuların şu ana kadar yaptıkları işe hürmetini da hissettik ve o saygıyı onlara savaşımızla, tutkumuzla, ruhumuzla geri vermek istedik. Ve hakikaten bu armaya duyduğumuz saygıyı da göstermek isterdik. Bizi desteklemeye gelen tüm taraftarlarımıza hürmet duyuyoruz. Sinan Erdem’e gideceğimiz için memnunum, bildiğim kadarıyla biletler tükendi, çok yakın olduğumuzu düşünüyorum.”