Asbaşkanımız Onur Göçmez, Çağlayan Adliyesi’nde açıklamalarda bulundu.
Asbaşkanımız Mete Vardar, Milletlerarası Alakalar ve Kartal Yuvası’ndan Sorumlu İdare Konseyi Üyemiz Yalçın Ayaydın, Hukuk Heyeti Liderimiz Altın Mimir ile Kulüp İçi Bağlantılardan Sorumlu İdare Konseyi Üyelerimiz Ekrem Keçoğlu ve Kadir Kılıç da Göçmez’e eşlik ettiler.
Onur Göçmez’in açıklamaları şöyle:
“Öncelikle İdare Konseyimize teşekkür ediyorum. Ayrıyeten sayın savcımıza da yaklaşımından ötürü teşekkür ediyorum.
Ben yaklaşık 6 yıldır futbol dünyasındayım. Saygıyı, sevgiyi çok düzgün bilirim. Beşiktaşlı olduğumdan ötürü bu duruşu her yerde sergilememiz gerekiyor. 6 Şubat tarihinde bir Türkiye Kupası maçı oynandı. Bu maç Galatasaray ile Bandırmaspor ortasındaydı.
Ben Bandırmaspor’un seçilmiş lideri olarak yetkimin olmadığının altı çizilmiş. Daima Beşiktaş Asbaşkanı olarak öne çıkarılmışım. Kuşkulu olarak da Bandırmaspor Lideri olarak değil de Beşiktaş Asbaşkanı olarak devletin kurumuna getirilmişim. Kamuoyunda söyleniyor. Bu maç Beşiktaş ile alakalı değil Bandırmaspor ile alakalı. Lakin bu şikayet Beşiktaş ile alakalı. Tebligat Beşiktaş Kulübü’ne geldi.
Bandırmaspor’un maçının akabinde doğal olarak hukukî hakkımı kullandım ve bir açıklama yaptım. Doğrudur yahut yanlıştır. Bunun otoritesi kimdir? Türkiye Futbol Federasyonu’dur ve MHK’dır.
Yaptığım açıklamanın başından sonuna kadar Galatasaray Topluluğuna muvaffakiyetler dilediğimi söz ettim ve bu türlü bir hakem performansına Galatasaray’ın gereksiniminin olmadığını söyledim. Maçın sonunda da muvaffakiyetler tabir ettim. Ne yazık ki maçtan sonra enteresan bir formda toplumsal medyada trol ordusu Bandırmaspor üzerinden alıp Beşiktaş üzerine bir yönlendirme yaptılar. Beşiktaş ile Galatasaray’ı karşı karşıya getirmek istediler. Biz o günden bugüne kadar hiçbir açıklama yapmadık. Toplumsal medyada yaratılan algı, yanlış yönlendirmeler, hakaretler ve içeriği kusurlarla dolu olan yapıştırmaları hiçbir vakit dikkate almadım ve çıkıp bir söz söylemedim.
Bizler topluma mal olmuş insanlarız, bizler Türk futbolunun gelişmesine katkı sağlayan insanlarız. Biz kolaya kaçıp Beşiktaş ile Galatasaray topluluğunu karşı karşıya getirebilirdik fakat biz kolaya kaçıp yapmadık, bekledik. Ta ki siz Beşiktaş Asbaşkanını kuşkulu olarak savcılığa verdiğiniz ana kadar.
Bizler, bu idare bu saatten sonra Beşiktaş’ı fabrika ayarlarına geri döndürmüştür. Beşiktaş’ın olduğu her yerde Beşiktaş’ın prestiji kelam bahsidir. Beşiktaş prestijli bir kulüptür.
Derbi maçı öncesi benim TFF ve MHK ile yapmış olduğum, büsbütün VAR sistemiyle ilgili yapmış olduğum açıklamayı siz TFF gömleği giyerek, siz MHK gömleği giyerek savcılığa başvurup iki gün evvel de TFF istifa diyemezsiniz. TFF istifa dediğiniz vakit da derler ki hayırdır. Biz de diyoruz ki hayırdır?
Beşiktaş 3 Mart Cumartesi günü Galatasaray ile gayret edecek, onuruyla oynayacak hakkıyla kazanacaktır. Galatasaray bunu hak ediyorsa Galatasaray alacaktır. Futbol yalnızca futbol değildir. Futbol toplumsal bir olgudur. Beşiktaş ile bu kadar uğraşılmaması gerekir. Beşiktaş büyük bir Topluluktur. Kıymetli bir şey söyleyeyim. Biz 80 bireysek 79 kişi dönmeyiz. Gerimizde da kimseyi bırakmayız. Bizim bundan sonra duruşumuz bu formda olacaktır. Ayrıyeten federasyona da şunu söylemek isterim, bir hafta evvel beni TFF’yi eleştirdiğim için yanımda duran beşerler. Dün TFF’yi istifaya davet etti. Bizim TFF’ye şiddetle teklifimiz şudur; önümüzde Ziraat Türkiye Kupası maçımız var. Birinci öncelik kupa maçımız ondan sonra Galatasaray maçımız var. Lütfen sakın ola ki bu algılara kapılmasınlar. Beşiktaş idaresi artık buradadır. Beşiktaş idaresi bunu çok önemli biçimde takip edecektir.
Biz hiçbir ayrıcalık istemiyoruz. Biz yalnızca futbolda adalet istiyoruz. Birlik hale gelmemiz lazım. İki camiayı karşı karşıya getirmeyelim, yöneticiler sarfiyat topluluklar kalır. Buradan çok önemli biçimde Galatasaray idaresini ya da bu hususa sebebiyet veren arkadaşları uyarmak isteriz. Birleştirici olmamız, sakin olmamız lazım. 3 Mart günü hoş bir maç olacaktır. Lakin federasyonu da altını çizerek uyarmak istiyorum.
Bir de dilekçe veriyorsanız, bizim hakkımızda bir şikayette bulunuyorsanız büyük toplulukların büyük hukuk sistemiyle çalışması lazım. Acemice bir şikayet belgesi olmuş. Üzüldüğümüz devleti meşgul etmekti. Onların daha kıymetli işleri var.
Bir de şunun da altını çizmek isterim. Bizler bunlarla uğraşırken asıl odaklanmamız gereken işleri unutuyoruz. Bu algı idaresiyle Icardi’nin yapmış olduğu hareketini montaj deyip toplumsal medyada örtemeyiz. TFF’nin önlemsiz bir formda onu sevk etmesi bizi önemli halde düşündürmüştür. Sonucunun da takipçisi olacağız.
Beşiktaş tarihinde bu hareketlere ne ceza kestiğini göstermiştir. Beşiktaş bu yüzden büyük topluluktur. Büyük topluluk da olmak bunu gerektirir.
Buradan tekrar yönetici arkadaşlarıma, Liderimiz Hasan Arat’a ve taraftarlarımıza çok teşekkür ediyorum.”
