ÖZEL ÇOCUKLARIN CİNSELLİK PROBLEMLERİ
Cinsellik güdüsü otistiklerde de vardır; lakin kimi otistikler bu güdünün nasıl tatmin edildiğini bilemez, kimi tesadüf sonucu, kimi de etraflarında görerek öğrenir. Bilhassa zihinsel seviyeleri yüksek olanlar, cinselliği etraflarındaki konuşmalardan ve gazete, televizyon üzere yayınlardan öğrenir ve cinsel uyarılmayı gerektiren arayışların içine girerler. Yeniden de otistik bireylerin cinsel yaşantıları kısıtlıdır. En çok görülen cinsel tecrübe mastürbasyondur. Bununla bir arada, bacaklarını sıkma, karşı cinste olanlara sarılma, karşı cinste olanları öpme, koklama, cinsel organlarına dokunma biçiminde cinsel yönelmeler görülür.
Mastürbasyon, kimi çocukta hareket takıntısı haline gelir ve çocuk devamlı mastürbasyon yapma isteği duyar. Uygun yer ve vakti gözetmeden davranışı stantlar. Cinsellik ile ilgili sıkıntılar şöyle sıralanabilir:
1. Otistiklerin bir kısmı, cinsel gereksinimini gidermek için mastürbasyona başvurur. Bu davranış uygun vakit ve yerde yapıldığında hiçbir ziyanı yoktur; gerçekten olağan çocukların büyük bir kısmı ergenlik devri ve sonrasında cinsel ihtiyaçlarını bu yolla giderir. Otistik bireyler çoklukla bu işi abartırlar; kimsenin görmediği yerde ve günün her saati yapılmayacağını bilmezler. Kimi çocukta takıntı olur ve çok sık yaptığı için cinsel organında tahrişler görünür, bunun sonucunda da iltihaplanmalar olur.
2. Kimi çocuklar mastürbasyon yaparken, ereksiyon olmasına karşın boşalamaz. Bunun sonucunda hudut krizleri geçirir ve bazen saldırgan davranışlarda bulunur.
3. Cinsel dürtülerin ağır olduğu devirlerde, şuurlu yahut bilinçsiz olarak karşı cinse ilgi duymaya başlar. Bu durum birden fazla defa tacize kadar varır; cinsel organa dokunma, sarılma, öpme, koklama biçimindedir.
4. Bilhassa ergenlik devrinde cinsel dürtüler artar. Çocuk, cinsel dürtülerini nasıl doyuma ulaştıracağını bilemediği için öfkeli, saldırgan ve çöküntü üzere durumlar görülür. Bu devirde birtakım çocuklara cinsel isteği azaltıcı ilaçlar verilmektedir; ancak bu ilaçları kullanan çocuklarda duygusal çöküntü ve içe çekilme üzere yan tesirler ortaya çıkar. Bu nedenle bu tıp ilaçlar önerilmemektedir.
5. Zihinsel engelli bireylerde var olan cinsel istismar, otistiklerde de kelam hususudur. Bilhassa kız çocuklarının cinsel doyum arayışı içinde oluşu, cinsel istismarı kaçınılmaz kılar. Otistik ve zihinsel engellilerin hem istekli olmaları, hem de olayı diğerlerine anlatamamaları, makus niyetli şahısları harekete geçirir.
Neler Yapılabilir?
Mastürbasyonu takıntı haline getiren bireyleri, bu takıntıdan kurtarmak gerekir. Bunun için de yapılacak birinci şey, çocuk uygun olmayan yerde bunu yapmaya başladığında dikkatini öteki bir tarafa çekmektir. Örneğin, çok sevdiği bir yiyecek yahut oyuncak verilerek bu işi yapması engellenebilir. Ayrıyeten meskenin bir yeri çocuğun mastürbasyon yapabilmesi için ayrılabilir. Çocuğun mastürbasyon yapmasına yalnızca burada ve günde bir sefer müsaade verilebilir. Uygun olmayan bir yerde yapmaya başladığında, dikkati öbür tarafa çekilemiyorsa, uygun ve fazla sınırlayıcı olmayan ceza metotları uygulanmalıdır. Ergenlik devrinde çocuğun cinsel ihtiyacını giderememesinden, karşı cinse taciz ve tacize emsal yakınlıklar, öfke patlamaları, saldırganlık ve depresif durumlar görülüyorsa, çocuğa mastürbasyon öğretilebilir ve bu işi yapabileceği bir yer belirlenebilir. Mastürbasyon yaparken boşalamayan çocuklar için de uyaranların olduğu özel bir yer belirlenirse, çocuğun boşalması gerçekleşebilir. Bu türlü bir düzenleme uzman nezaretinde yapılmalıdır.
Kız çocuklarını cinsel istismardan uzak tutmak için, onları sokakta yalnız bırakmamak gerekir. Anne babalar için çok güç bir durum olmasına karşın, çocuğu muhtemel gebeliklerden korumak için gerekli tedbirler alınabilir
Neyi bilmeye gereksinimleri var?
Özellikle ergenlik devri (13-18 yaş), güçlü gözükseler de, ebeveynlerinden yardım istemekten kaçınsalar da, hala ebeveynlerinin dayanağına ve yol göstericiliğine gereksinim duyarlar. Ebeveynleriyle cinsellik hakkında konuşmak tuhaf gelse de, özellikle hemcinslerinden aldıkları öğütler, ebeveynin kendi ergenlik tecrübelerden bahsetmesi süreci kolaylaştıran ögeler olacaktır.
Ne biçimde konuşmak gerekir?
– Bu yaş aralığındaki çocuğunuzun dizilerde ve sinemalarda gördüğü hayatların gerçek olmadığını ve bu yaştaki gençlerin birçoklarının cinsel açıdan faal olmadığını vurgulayın. O, dizi/film izlerken ona eşlik etmek ve bir sohbet ortamı yaratmak, izlediklerinden ne anladığını öğrenmek açısından yararlı imkânlardır.
-Kaygı duymak gereksizdir. Çocuğun bu davranışı cinsel gelişimin bir modülü olarak görülmelidir. Çocuğun tıpkı uzunluğunun uzaması, kilosunun artması üzere bir gelişim özelliğidir. Gerek eliyle gerekse sürtünerek mastürbasyon yapan çocuğa kızıp, azarlayıp, onu korkutmak yerine üzerinde durmamak ve şayet olağan üstü bir sıklıkta oluyorsa, onu korkutmadan ve hususa değinmeden öteki bir şeyle oyalayarak dikkatini öbür bir istikamete çekmek çoklukla kâfi olur.
-Çocuğun merak ve şaşma duygusu, öğrenmede kullandığı iki anahtar histir. Cinsel eğitim verirken bu bahiste çocuğun merakını ve hayretini uyandırmamaya da ihtimam gösterilmelidir. Şayet cinsellikle ilgili merak ve hayret uyandırıcı yanıtlar veriliyorsa çocuk o alana ilgi duymaya başlar.
-Çocuğu cinsellik hakkında bilgilendirmemenin sakıncaları göz arkası edilmemelidir. Çocuk merak ettiği bu mevzuyu bir formda ya arkadaşlarından ya da internetten palavra yanlış, kulaktan dolma bilgilerle öğrenebilir. Hem anne-babanın çocuğun bu husustaki sorularını yanıtsız bırakması çocuğun soru sorma kapasitesini düşürür, bu kapıyı da kapatmamak gerekir.
– Çocuklarımızla sık sık konuşmalı, sohbet etmeli ve gün içinde neler yaptığını sormalıyız. Anne ve babalar olarak; onlara vakit ayırmalı, onları yargılamadan dinlemeli, meseleleri ile yakından ilgilenmeli, istismarlara karşı hem güvenliğini muhafazalı hem de özerkliğini desteklemeliyiz.
-Soran çocuk, ebediyen hayatı daha kolay öğrenir, sıkıntılara daha kolay tahlil getirir. Sorulan soru yanlış olabilir, lakin çocuk nasıl yürümeyi düşe kalka öğrendiyse dürüst soru sormayı da yanlış sorular sora sora öğrenecektir. Bu yüzden çocuğu azarlamadan, terslemeden, içindeki merak hissini yok etmeden sorularına karşılık atamak, o an verilecek bir yanıt bulunamıyorsa “Bu mevzuyu araştırıp cevaplayayım” çağırmak ve fiilen de araştırıp, düşünüp yanıt belirlemek yerinde bir davranış olacaktır.
– Ergenlik devrinde mastürbasyon başlar. Bu durum cinselliğini yaşamak isteyen gencin doğal bir tecrübe isteğinden kaynaklanmaktadır. Abartılmamalıdır. Olağan ve sağlıklıdır. Tekrar sıklığının çok artması halinde bir doyumsuzluk, ruhsal bir sorun kelam konusu olabilir. Bunun üzerine gitmek gerekir. Genci bu ilgisine doyum sağlamak üzere bilinmeyen olarak başvurduğu kaynakları engellemek, bu nedenle onu cezalandırmak yanlış olur.
– Çocuk şayet mastürbasyon yapacaksa bunun herkesin ortasında değil,tercihen banyoda ve ya kendi odasında tek başına yapması gerekir. Bu bahis hakkındaki bilgilendirmeyi kız çocuğu ise annesi, erkek çocuğu ise babası tarafından alması gerekir. Aksi durum olduğunda çocuklar karşı cins ile rahatlıkla cinsel isteklerini giderip, konuşabileceğine inanır. Çocuklar istismara açık hale gelir.
– Son olarak, – birçok hususta olduğu üzere – cinsel eğitim konusunda da gerekli bilgilendirmeyi, ihtarları yaptıktan ve davranışlarının sorumluluğunu alma marifetini kazanmasında çocuğunuza yardım ettikten sonra, ona güvenmekten öbür yapabileceğiniz bir şey yok. O, hala sizin çocuğunuz olsa da büyüyor, size olan muhtaçlığı günden güne azalsa da hala sizin orada olduğunuzu bilmeye gereksinimi var; öteki bir deyişle hala size gereksinimi var.
