Olduğunuzu sandığınız kişi olmadığınızı görmek , ailenizin zihninizde olan olmadığını farketmek, hayallerinizin aslında sizin hayalleriniz olmadığını, size dayatılan hayat içinde kendinizi oyaladığınız gündemler olduğunu anlamak, sevdiklerinizin sizin tasarladığınız ülkünün , bir bireye yüklemeniz olduğunu, o şahısların aslında o idealimizdekiyle çokta benzemediğini anlamak…. Kaç defa ,evet evet bu kere kendimi tanıdım, ailem böyleymiş, gerçek hayalim buymuş, gerçek insanı buldum deyip, kaç kere , aslında bu da değilmiş dediniz?
‘Terapi, enginarın kabuklarını soymak üzeredir. Dış kabuklarını soydukça uğraşmanız gereken yeni bir katman çıkar. Yaprakları dikenli olabilir. Bütün katmanları soyduktan sonra enginarın kalbine, yani nitekim olduğunuz şahsa ulaşırsınız.’ der Kurban Tuzağından Kurtulmak kitabında. Tam da böyledir… Her kabuk soyulduğunda yeni katmanın heyecanı sarar bizi.. ve işte o heyecanla tanışırız yeni şahidiniz kendimizle, ailemizle, hatırladığımız yeni geçmişimizle, bu yeni bizle kurduğumuz yeni hayaller ve yeni bizim sevdikleriyle…. Ve vedalaşırız , soyulan katmanın gerçek zannettikleriyle… Bu bu türlü sarfiyat enginarın kalbine kadar…. Sizin kalbinize daha kaç katman, kaç veda var?