Yara, kısaca dokunun anatomik ve işlevsel bütünlüğünün bozulması olarak tanımlanır. Rastgele bir ekstra sorun eşlik etmeyen yaralarda güzelleşme evreleri sırasıyla;
Hemostaz evresi; “ Yara travma alıp damarlarda oluşan deformasyon sonucu birinci devreye giren fizyolojik durumdur. Emel var olan yaranın kanamasını durdurmaktır. Damarların spazmı, trombosit tıkacı, kan pıhtısı oluşumu süreçlerini kapsar.”
İnflamasyon evresi; ”Alınan travma sonucu bütünlüğü bozulan bedende parçalanan dokuların, meyyit hücrelerin , travma ile birlikte dışarıdan gelen yabancı cisimlerin , mikroorganizmaların paklığı için bedenin aldığı bir savunma sürecidir.”
Proliferasyon evresi; “İnflamasyon evresinde temizlenen yara yatağının yeni oluşum sürecini kapsamaktadır. Bu süreçte oluşacak bağ dokunun ana hücresi fibroblast ile birlikte salınan kollojen ve öbür hücreler granulasyon ismi bilgiler dokuyu oluşturur. Bu sürece bedenden salınan büyüme faktörleri ve stokinler katkı sağlar. Tabi bu dokunun beslenip oksijenlenmesi için anjiogenez denilen damar ağının oluşmasıda bu süreçte yer alır. Oluşan granülasyon dokusunun üzeri fibroblast ve kerotinosit hücreleri ile birlikte epitelizasyon denilen doku ile kaplanarak evre tamamlanır.
Olgunlaşma- Yine Yapılanma evresi; Yara epitelizasyon dokusuyla kaplansa bile şimdi güzelleşmesi tamamlanmış sayılmaz. Elde edilen doku çok hassas basitçe zedelenebilecek dokudur. Granülasyon dokusunun gelişmesi ve epitelizasyon dokusunun kalınlaşıp dokular ortası bağın kurulması ile birlikte bu evrede sonlanmış olur.
Diyabette ise;
Bu anlattığımız olağan yara güzelleşme süreçlerine diyabet hastalığı eklendiği takdirde birçok vakit inflamasyon evresi ötesine geçmek mümkün olmuyor. Diyabet hastalığı tüm beden fizyoloji ve anatomisini olumsuz etkileyen bir yapıya sahiptir. Kolestrol ile başlayarak tüm damar yapısını bozar, damar çeperini daraltır yada tam tıkanıklığa sebebiyet vererek yara bölgesine yarayı güzelleştirecek metaryalleri ve doku ömrünü, beslenmesini sağlayacak oksijenin iletilmesini mahzurlar. Yeteri kadar oksijen alamayan yara güzelleşmenin ötesinde yaranın büyümesi ve doku vefatına mahkumdur. Bununla birlikte enfeksiyon denetimi açısından verilecek olan antibakterial ilaçlar da kan akımı olmadığından var olan yaraya ulaşamadığı için tesirinden faydalanmak mümkün olmayacaktır.
Diyabet hastalarında şeker regülasyonu sağlanmadığı taktirde bedenden yarayı güzelleştirmek emelli salınan büyüme hormonu salınımı da yapılamayacak ve yara güzelleşmesinde gecikmeler yada rastgele bir düzgünleşme görülemecektir.
Diyabet yaralarında yeteri kadar oksijen desteklenemediği durumda inflamasyon evresi tamamlanamadığı için yaradan temizlenemeyen dokular infeksiyona sebebiyet vericek , inflamasyon müddeti uzayacak, profliferasyon evresinde sağlıklı oluşan dokular bu sebeple ziyan görücek ve bu kısır döngüde yara kapanmayacaktır. İnflamasyon daha da şiddetlenecek ve yara etrafında var olan sağlıklı dokularda bu tesirle ziyan görüp yaranın büyüklüğü artacaktır.