Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) negatif faiz rejimine son vermesine ve getiri eğrisi kontrolü de dahil olmak üzere diğer bazı tedbirleri kaldırmasına rağmen, devlet tahvili almaya devam edeceğini söylemesinin ardından Japon yeni zayıfladı. Ülkenin devlet tahvilleri değer kazanırken, Topix endeksi 1990’dan bu yana en yüksek seviyeyi test etti.
MSCI AC Asya Pasifik Endeksi Hong Kong teknoloji hisseleri ile Güney Kore hisse senetlerinde yaşanan yüzde 1 üzeri kayıplar nedeniyle geriledi. Avustralya doları yaklaşık iki haftanın en zayıf seviyesine doğru ilerlerken, Avustralya Merkez Bankası’nın politika faizlerini 12 yılın en yüksek seviyesinde tutmasının ardından ülkenin hisse senedi endeksleri kazançlarını sürdürdü.
Pazartesi günü S&P 500 üç günlük düşüşünü durdurdu, Nasdaq 100 yüzde 1 değer kazandı ve Bloomberg’in Tesla, Meta, Apple ve Nvidia gibi teknoloji hisseleri içeren “Muhteşem Yedi” göstergesi (Magnificent 7 Total Return Index) tırmandı. ABD hisseleri vadeli işlemlerde ekside. Bloomberg Dolar Endeksi aralıksız 4 gündür yükseldi.
BOJ 2007’den bu yana ilk kez faiz artırdı
Japonya Merkez Bankası (BOJ) getiri eğrisi kontrol mekanizmasıyla birlikte dünyadaki son negatif faiz uygulamasına da son vererek modern tarihin en agresif parasal genişleme programını noktaladı.
Salı günü sona eren iki günlük para politikası toplantısı sonrasında yapılan açıklamaya göre BOJ, eksi yüzde 0,1’lik kısa vadeli faiz oranını 2007’den bu yana ilk kez yükseltti ve yüzde 0-0,1 arasında yeni bir politika faiz oranı aralığı belirledi.
Banka, finansal koşulların destekleyici olmaya devam edeceğini söyleyerek, atılan adımın ABD ve Avrupa’da son yıllarda görülen agresif sıkılaştırma döngülerinin bir benzerinin başlangıcı olmadığına işaret etti.
Faiz artırma kararı, normalden daha uzun süren toplantının sonunda 2’ye karşı 7 oyla alındı. BOJ aynı zamanda getiri eğrisi kontrolü programını da iptal etti ve ihtiyaç halinde uzun vadeli devlet tahvili alımına devam etme sözü verdi. Banka ayrıca Borsada işlem gören fon alımlarına da son verdi.
BOJ, bu değişiklikleri yaparken, talebe dayalı enflasyonu besleyen verimli bir ücret döngüsünün ortaya çıkmasıyla istikrarlı bir yüzde 2’lik bir enflasyon hedefinin ufukta gözükmeye başladığını vurguladı.