Ticaret Bakanı Ömer Bolat, ihracattaki artış ve ithalattaki gerilemeyle ekonomik büyümenin daha dengeli bir yapıya kavuşmasının sağlandığını belirtti. Bolat, “Dış ticaretteki bu olumlu seyirle 2024 yılının ilk çeyreğinde net mal ve hizmet ihracatının büyümeye pozitif katkı vermesi beklenmektedir” dedi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yaptığı yazılı açıklamada Şubat 2024 dönemine ilişkin dış ticaret verilerini değerlendirdi. Geçen aya ilişkin revize dış ticaret verilerine göre ihracatın yüzde 13,6 artarak 21 milyar 82 milyon dolar olarak gerçekleştiğini aktaran Bolat, ithalatın yüzde 9,2 azalarak 27 milyar 853 milyon dolar olduğunu belirtti. Bolat, dış ticaret açığının bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 44,2 azalarak 12 milyar 130 milyon dolardan 6 milyar 771 milyon dolara gerilediğine işaret ederek, ihracatın ithalatı karşılama oranının Şubat 2023’te yüzde 60,5 iken Şubat 2024’te yüzde 75,7’ye yükseldiğini bildirdi. Bolat, söz konusu ayda enerji ve altın hariç ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 93,3 olduğuna dikkati çekti.
Geçen yılın ikinci yarısında başlayan yıllıklandırılmış ihracattaki artış ve ithalattaki azalış eğiliminin geçen ay devam ettiğine işaret eden Bolat, böylece dış ticaret açığındaki düşüş eğiliminin sürdüğünü belirtti.
Bolat, dış ticaretteki olumlu gelişmeler neticesinde cari işlemler açığında da önemli gerileme gözlendiğini bildirerek, Ocak 2024’te yıllıklandırılmış cari işlemler açığının Mayıs 2023’e göre 22,6 milyar dolar gerileyerek 37,5 milyar dolar olarak gerçekleştiğini anımsattı. Şubat ayı dış ticaret açığındaki gerilemenin etkisiyle cari işlemler açığındaki düşüşün de sürmesinin beklendiğine işaret eden Bolat, şunları kaydetti: “İhracattaki artış ve ithalattaki gerilemeyle makroekonomik istikrar güçlendirilirken, ekonomik büyümenin daha dengeli bir yapıya kavuşması sağlanmaktadır. Dış ticaretteki bu olumlu seyirle 2024 yılının ilk çeyreğinde net mal ve hizmet ihracatının büyümeye pozitif katkı vermesi beklenmektedir. Katma değer, inovasyon ve rekabetçilik odaklı üretim ve ihracat perspektifinde sürdürdüğümüz politika ve stratejilerle Türkiye’nin küresel üretim ve ticaretteki payını daha da yükseklere çıkarmak için tüm gücümüzle çalışmalarımıza devam ediyoruz.”