Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’i istenmeyen adam ilan eden İsrail’e sert reaksiyon göstererek, “İsrail coğrafyamızı kana ve gözyaşına boğmak için her türlü yola başvuruyor. Genel Sekreter Guterres’e utanmadan meydan okuyor. Sen kim oluyorsun da BM Genel Sekreteri’nin BM’ye gelemeyeceğine dair ferman gönderiyorsun? Bir cinnet haliyle karşı karşıyayız.” tabirlerini kullandı.
ERDOĞAN’DAN İSRAİL’E ZEHİR ZEMBEREK TEPKİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adana Şakirpaşa Havalimanında düzenlenen TEKNOFEST 2024 etkinliğinde açıklamalarda bulundu. Orta Doğu’da tansiyonun hemen düşürülmesi davetleri yapan Birlemiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’i “istenmeyen kişi (persona non grata)” ilan ederek ülkeye girişini yasaklayan İsrail’e sert reaksiyon gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir cinnet haliyle karşı karşıya olduğunu vurguladı.
“SEN KİM OLUYORSUN DA GUTERRES’E MEYDAN OKUYORSUN?”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Bölgemizde son yılların en sancılı günleri yaşanıyor. Gazze ve Lübnan’daki katliamları içimiz kan ağlayarak takip ediyoruz. Çoluk çocuk ve bayan 50 bin kardeşimiz Siyonist İsrail tarafından katledildi. İsrail Hamas mazeretiyle evvel Gazze’yi işgal etti, artık de Hizbullah mazeretiyle Lübnan’da kan döküyor. İsrail ataklarında can veren Filistinli ve Lübnanlı kardeşlerime bir kere daha rahmet diliyorum. İsrail coğrafyamızı kana ve gözyaşına boğmak için her türlü yola başvuruyor. Genel Sekreter Guterres’e utanmadan meydan okuyor. Sen kim oluyorsun da BM Genel Sekreteri’nin BM’ye gelemeyeceğine dair ferman gönderiyorsun? Bir cinnet haliyle karşı karşıyayız.
“VADEDİLMİŞ TOPRAKLARIN NE OLDUĞUNU PEK DÜZGÜN BİLİYORUZ”
Tüm bunlara karşın batılı güçler mühimmat gönderiyor. Dökülen her damla kana o bombaları atanlar kadar, bombaları temin edenler de ortaktır. Bölgemizde yalnızca Gazze ve Lübnan’la hudutlu kalamayacak bir sinsi plan ortaya konulmuştur. Vadedilmiş toprakların ne olduğunu pek yeterli biliriz. İsrail idaresi her açıklamalarıyla, her haritayla asıl niyetini ortaya koyuyor. Komşularımızla işbirliğimizi ileriye taşıyoruz. savunma endüstrinde dışa bağımlılığı en aza indirmeye çalışıyoruz. Teknolojiyi yalnızca kullanana değil, üreten ve ihraç eden ülke olmaya emin adımlarla ilerliyoruz. Çok geniş bir alanda son derece güçlüyüz. İnşallah çok daha yeterli yerlerde olacağız.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu biçimde:
10 Ağustos’ta Adana’ya gelmiş mükemmel bir projenin açılışını yapmıştık. Milletlerarası Çukurova Havalimanı’mızıtüm bölgenin hizmetine sunmuştuk. Artık de Şakirpaşa’yız. TEKNOFEST Adana’ya hepiniz beğenilen geldiniz. Bugün Adana bir öbür hoş. Adana ve Şakirpaşa bugün çok farklı. Burada Türkiye Yüzyılı’nın mimarı olan gençleri var. Burada aşkın lisanıyla, barışın lisanıyla, bilimin lisanıyla konuşan yüzbinlerce gencimiz var. Bilime, araştırmaya, teknolojiye meraklı ülkemizin tüm gençlerini bir defa daha sevgiyle selamlıyorum.
“ŞAKİRPAŞA DAHA HAYATİ VAZİFELER İNŞA EDECEK”
Şakirpaşa ne olacak diye endişelenen Adanalı gençlerimize sesleniyorum. Şakirpaşa daha hayati misyonlar inşa edecek. TEKNOFEST yalnızca bir başlangıç. Burayı ehemmiyetine uygun bir biçimde kullanmaya devam edeceğiz. Gençlerimize öz itimat aşılayan bu güzide şenliğin hazırlanmasında emeği geçen herkesi tebrik ediyor, tek tek teşekkür ediyorum. En büyük teşekkürü de sizler üzere evlatları yetiştiren anne babalarımıza ediyorum. Katıldıkları müsabakalarda ödül alan gruplarımızı yürekten kutluyorum.
Bizim gönlümüzde Çukurova’nın çok farklı bir yeri var. Torosların çocukları coğrafyamızın hilal uğruna, bekamız uğruna şehit düştüler. Bugün alnı ak huzur içinde yaşıyorsak mevtten korkmayan o aziz şehitlerimiz sayesindedir. Adana’nın verdiği şehitleri tüm şehitlerimizle rahmetle yad ediyorum.
“TEKNOFEST’E ULAŞMAK ASLA KOLAY DEĞİLDİ”
Bugün hepimizi gururlandıran TEKNOFEST’e ulaşmak asla kolay değildi. 22 yılda elde ettiğimiz hiçbir kazanım bize altın tepside sunulmadı. İçerden ve dışardan ihanetlere uğradık. Neyi başardıysak bileğimizin gücüyle, alnımızın teriyle başardık. Dün bize parasıyla savunma sanayii teknolojisi eseri vermeyen ülkelere artık ihracat yapar hale geldik. Bizim eksiklerimizi telafi edecek olanlar, gençler. Sizler Türkiye’nin umudusunuz. Sizler Türkiye’nin aydınlık yarınlarısınız. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak sizlerden isteğim hayallerinizin peşinden gitmeyi asla bırakmamanızdır. Zorluklara aldırmadan, sabırla amaçlarınıza hakikat yürümekten asla vazgeçmeyin. ‘Yapamazsınız’ diyen zihni köleleştirilmiş felaket tellallarına kulak asmayın. Unutmayın, sabır acıdır, zordur. Lakin meyvesi ebediyen tatlıdır.
TÜRKİYE ARTIK ESKİ TÜRKİYE DEĞİL
Türkiye artık eski Türkiye değil. Türkiye 22 yıl öncesinin Türkiyesi asla değil. İktisatta, savunmada, eğitimde, teknoloji altyapısında 22 yıl öncesiyle kıyas dahi edilemeyecek bir Türkiye’de yaşıyoruz. Son 22 yılda sizinle hayalleriniz ortasına girebilecek birçok mahzuru kaldırdık.
Milli gelirde tarihimizde birinci defa 1,1 trilyon dolar sonunu aştık. Nereden, nereye? Savunma endüstrinde yerli ve ulusal üretimin hissesini yüzde 80’lere çıkardık. İHA’larda dünyanın birinci üç ülkesi ortasındayız. Araştırma, geliştirme merkezi sayımızı sıfırdan bin 328’e çıkardık. Merkezinde siz gençlerimizin olduğu 21. Yüzyıl Türkiyesini, ilimle, teknolojiyle inşa etmenin çabası içerisindeyiz. Yeni Türkiye’yi büyük ve güçlü Türkiye’yi yansıtan en değerli tablo bu sene 10’uncusu düzenlenen Teknofest’tir. Her geçen yıl iştirakçi sayısı artan Teknofest, çok geniş yelpazedeki müsabakalarıyla teknoloji ekosistemine ışık tutuyor.”
