İstanbul’da 2009’da vahşice katledilen Münevver Karabulut‘un katili Cem Garipoğlu‘nun cezaevinde hakikaten intihar edip etmediği tartışmalarına bir nokta koymak için Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan mezar açılması (fethi kabir) ve DNA eşleştirmesi yapılması talebi kabul edilmişti. Cem Garipoğlu‘nun mezarı 3 Ekim Perşembe günü açılacak, DNA testi için numune alınacak.
MEZARI AÇTIRAN ÇARPICI DETAY
10 yılın akabinde mezarın açılması için gerekli sebepler de herkesin merak konusu haline gelmişti. Avukat Rezan Epözdemir, Garipoğlu’nun mezarının açılması için savcılığın münasebet gösterdiği nedenleri açıkladı. Cem Garipoğlu‘nun ailesinin yaptığı kutlama ve paylaşımlar mezarın açılma nedenlerinin başında geliyor. Epözdemir, ailenin Münevver Karabulut ‘un katledildiği ve kan izlerinin bulunduğu koltukta oturarak çekildiği fotoğrafları paylaşmasının da fethi kabir kararında ekili olduğunu belirtti.
MÜNEVVER’İN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ KOLTUK
Garipoğlu ailesinin oturduğu koltuğun 12 yıl evvel Münevver Karabulut’un öldürüldüğü odadaki koltukla birebir olması dikkat çekmişti. Polis tarafından olay günü yapılan incelemede koltuk üzerinde tespit edilen kan izleri 42, 43 ve 44 halinde sayılarla numaralandırılmıştı. Odanın birçok yerinde kan izleri ortaya çıkmıştı. Fotoğraf üzerine Garipoğlu ailesinin olaydan sonra taşındıkları konuta koltuğu da götürdüğü de sav edilmişti. Bunu fark eden takipçilerin reaksiyon göstermesi üzerine fotoğraf karesi bir müddet sonra silinmişti.
AÇIKLAMA AVUKAT EPÖZDEMİR’DEN GELDİ
Cem Garipoğlu‘nun mezarının açılmasına karar verilmesiyle ilgili gelişmeyi avukat Rezan Epözdemir duyurmuş ve şu tabirleri kullanmıştı: Malumunuz olduğu üzere; yaklaşık 15 yıldır Münevver Karabulut’un hunharca ve vahşice katledilmesi ile ilgili belgeyi mağdur aile vekili olarak takip ediyoruz. Münevver Karabulut cinayeti, Türkiye’de bayana şiddet ve bayan cinayetleri bakımından toplumsal farkındalık ve fikri takip oluşması açısından son derece değerli ve emsal mahiyette bir cinayettir. Bu kapsamda son olarak Cem Garipoğlu‘nun mezarının açılarak C.M.K m. 87/4 uyarınca fethi kabir sürecinin yapılmasını talep etmiştik. Müvekkil Süreyya Karabulut’un talebi üzerine bilhassa son iki yıldır bu mevzuda tesirli bir hukuksal süreci hayata geçirdik. Geldiğimiz noktada, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı talebimizi kabul ederek, Cem Garipoğlu‘nun mezarının açılmasına ve fethi kabir sürecinin yapılmasına karar verdi ve bu hususta Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na talimat yazıldı. Yıllardır gittiğimiz her yerde, üniversitelerde, panel ve seminerlerde,yazılı ve görsel basında, toplumsal medyada en fazla sorulan ve halkımızın kıymetli ölçüde ikna olmadığı bu muamma bu suretle giderilmiş olacak. Yıllardır devam eden türel uğraşımız sonucunda, Sayın Başsavcılığın vermiş olduğu bu karar son derece kıymetli değerli ve sevindiricidir. Sayın Başsavcılığa müvekkil aile ismine teşekkür ediyorum. Kamu vicdanının rahatlaması ve maddi gerçeğin ortaya çıkması için fethi kabir süreci ve türel süreç tarafımızca tesirli bir formda takip edilecektir. Gereği kamuoyunun bilgilerine hürmetlerimle sunulur.
NE OLMUŞTU?
Lise öğrencisi Münevver Karabulut, 3 Mart 2009 tarihinde Cem Garipoğlu tarafından öldürüldü. Karabulut’un cansız vücudu çöp toplayıcı bir kişi tarafından çöp konteynerinde parçalanmış hâlde bulunmuştu. Cinayet duyulduktan sonra Türkiye kamuoyunda dikkat çekmiş ve büyük reaksiyon oluşmuştu. Katil zanlısı Cem Garipoğlu cinayetten sonra kaçmış ve bu kaçış 197 gün sürmüştü. Cinayetten 197 gün sonra teslim olan Garipoğlu’nun yargılama süreci 18 Kasım 2011 tarihinde mahkûmiyet kararının verilmesiyle sona ermişti. Garipoğlu, 10 Ekim 2014 tarihinde Silivri’de cezasını çektiği 5 No’lu L Tipi Kapalı Cezaevi’nde kendini asarak intihar etmişti.
