Drone’lar artık pek çok kişi için eğlenceli bir hobi olacak kadar yaygınlaşmış olsa da, kullanımları bir hobinin çok ötesine geçebiliyor. Askeri kullanımlardan araştırma ve bulma görevlerine kadar pek çok alanda çok daha etkili ve güvenli bir şekilde insanların yerini alabiliyorlar. Dutch Drone Gods ve Red Bull’un yeni tanıttığı drone ise, Dünya’nın en hızlı kamera drone’u olabilir.
Saatte 350 kilometreyi aşan inanılmaz bir en yüksek hıza sahip olan ve bir insan tarafından kontrol edilen bu birinci-kişi-gözünden (FPV) drone, F1 şampiyonu Max Verstappen’in söylediği üzere “insanların Formula 1’i izleme şeklini değiştirebilir.”
Dutch Drone Gods tarafından paylaşılan bir videoda, bu inanılmaz hızlı drone, F1 pilotu Verstappen’in yarış pistinde attığı tam bir turu oldukça yakından ve 4K kalite ile kaydederken görülüyor.
Red Bull, 2023 yılında Hollanda merkezli drone video üretimi şirketine çok zorlu bir görev sunarak, tam hızda giden bir F1 aracını tam bir tur boyunca takip etmelerini ve filme almalarını istedi. Tüketiciler tarafından kullanılan ortalama bir drone yaklaşık olarak saatte 60 kilometre hızına ulaşırken, en üst seviye FPV modelleri saatte 180 kilometreye kadar çıkabiliyor. Yani, çoğu zaman saatte 300 kilometrenin üzerinde hızlarda ilerleyen F1 araçlarını takip edebilmek için, drone uzmanlarının gerçekten hızlı ve çevik bir şey üretmeleri gerekiyordu.
Dutch Drone Gods’ın söylediğine göre, ilk prototipi Quadmovr adında bir drone üreticisi ile çalışarak ürettiler ve doğru dengeyi bulmak için sekiz ay boyunca çalışmaları gerekti. Ancak Red Bull takımının da yardımı ile gerçekleştirdikleri birkaç deneme ve değişikliğin ardından bir F1 aracını takip edebilirken sorunsuz bir şekilde kayda alabilen bir drone üretmeyi başardılar.
Sonuç olarak ortaya çıkan 1 kilogramlık drone, bir F1 aracının muazzam hızlanmasına sahip olmasının yanı sıra aynı yavaşlama yeteneğine de sahipti ve bu sayede yarış boyunca sürekli olarak aracı yakından takip edebiliyordu. Ayrıca Verstappen’in söylediğine göre, kendisini takip eden drone’u fark etmediği için, sürücüler için bir sorun da oluşturmayacak gibi gözüküyor.
Ancak Red Bull, bu teknolojiyi yakın gelecekte düzenlenecek gerçek yarışlarda kullanmayı planlamıyor. Yine de, sadece F1 yarışları için değil, uçaklar ve hız botları gibi diğer yüksek hızlı etkinlikler için de yeni ve ilginç seçeneklerin ortaya çıkmasını sağlıyor.