Günümüzde Elon Musk’ın nöroteknoloji şirketi Neuralink oldukça popüler olsa da beyin-bilgisayar arayüzleri (BCI) alanında yenilikçi teknolojiler geliştiren tek şirket bu değil. Zira Neuralink’in kendisi bile onlarca yıl önceki araştırmalar üzerine kurulduğunu kabul ediyor.
İnsan beynini anlamaya ve hastalıklardan ve ağır yaralanmalardan acı çeken hastaların kalan yaşam sürelerini iyileştirmelerine olanak tanıyan yöntemler ve ürünler geliştirmeye çalışan daha pek çok şirket ve kurum var. Nörolojik araştırmaların önemli noktalarından biri de, BCI odaklı birkaç umut verici projenin bulunduğu Avustralya. Bu projelerden biri, hastaların bilgisayarlarını kontrol etmelerini sağlayan bir beyin-bilgisayar arayüzü geliştiren Synchron adlı bir Melbourne şirketine ait.
Synchron’un Stentrode adlı çözümünün Neuralink’e göre büyük bir avantajı var: Açık beyin ameliyatına gerek kalmadan hastanın kafatasının içine yerleştirilebiliyor.
Stentrode, bir kateter kullanılarak kan damarları yoluyla beyne yerleştirilen küçük bir ağa, esasen bir stente benziyor. Ağ, beyinden gelen sinyalleri alabilen elektrotlar içeriyor ve bunlar daha sonra komut olarak yorumlanabiliyor. Stentrode sayesinde, ağır felçli hastalar bile mesajlaşma, e-posta gönderme, alışveriş yapma ve çevrimiçi bankacılık gibi günlük işlerine devam edebiliyor.
Sydney Üniversitesi Beyin ve Zihin Merkezi’nden Dr. Christina Maher, Guardian Australia’nın aktardığına göre, Synchron’un Neuralink’ten çok daha ileride olduğunu, Avustralya menşeli çözümün beyin ameliyatı gerektirmediği için daha güvenli olduğunu iddia ediyor.
Ocak ayı sonunda ilk insan hastaya nihayet Neuralink’ten bir beyin çipi yerleştirildi ve şu ana kadar durumu iyi. Aynı şey Stentrode ile implant edilen hastalar için de söylenebilir. Geçtiğimiz yıllarda Synchron, amiyotrofik lateral skleroz (ALS) sonucu felç olan hastalarından birinin videosunu paylaştı. Graham Felstad adındaki kişi, videoda sadece düşünceleriyle bilgisayarını kontrol ederken görülebiliyordu.
Sonuç olarak hem Neuralink ve Synchron hem de mevcut diğer birçok proje, yaşamları ağır hastalıklar ve sakatlıklar nedeniyle etkilenen hastalar için daha iyi bir gelecek vadediyor. Önemli olan hangi şirketin daha ünlü bir CEO’ya, daha fazla medya kapsamına ya da daha iyi bir pazarlamaya sahip olduğu değil, hangi projelerin başarılı olduklarını görmek için umutsuzca bekleyenlere yardım etme misyonunu gerçekten yerine getireceği.