Ali Koç: “Gerekiyorsa bir alt lige ineceğiz”

Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç, nisan ayında yapacakları fevkalâde genel heyette topluluk olarak kendi kararlarını vereceklerini ve gerekirse bir alt ligde gayret edeceklerini söyledi.

Kulüp televizyonuna açıklamada bulunan Koç, Trendyol Üstün Lig’in 30. haftasında deplasmanda 3-2 kazandıkları Trabzonspor maçının akabinde yaşananların “Türk futbolu için utanç vesilesi” olduğunu belirtti.

Fenerbahçe ve Trabzonspor’un ortasında bir sorun olmadığını vurgulayan Koç, “Bu 2 kulübü baş başa getirmeye, şiddet ve nefret tohumu ekmeye 13-14 yıldır çok emek verenler var. Gecenin mağduru Fenerbahçe’dir. Linçten, fiziki ataktan kendini koruyan da Fenerbahçe futbolcularıdır.” dedi.

İşlerin çığırından çıktığını ve bir karar almak zorunda bulunduklarını anlatan Koç, “Fenerbahçe’nin gördüğü muamele, daha fazla tahammül edebileceğimiz bir muamele değildir. 3 Temmuz’u biliyorsunuz. 13-14 yıllık süreçte nereye geldiğimiz herkesin malumudur. Sportif manada yaşananlar herkesin malumudur. Ya bir futbolcu linç edilseydi ne olacaktı? Bu son olsun mu diyecektik? Daima diyoruz lakin olmuyor, bilhassa Fenerbahçe kelam konusuyken. Trabzon’daki olaylar büsbütün organizeydi.” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye Futbol Federasyonu’nun yaşananlarda ana sorumlu olduğunu aktaran Ali Koç, şöyle devam etti:

“Maç başladı, basamak evre olaylar büyüdü. Hakemin hiçbir şey yapmaması, yaptırım uygulamaması tribünleri cesaretlendirdi. Tribünler de sonuç almaya başladı. Bu maçın devam etmesi olacak iş değil. UEFA’da yapsa lisansı iptal ettirilir. Denizli’deki maçta da iptal edilmeliydi. Su savaşları dediğimiz Ali Sami Yen’deki maçta da edilmeliydi. Dünkü maçta da edilmeliydi. Ülkemizin içinde bulunduğu futbol ortamında değil Halil Umut Meler, kim olursa olsun iptal edemezdi maçı. Rakibimizin gücünü biliyorsunuz, siyasi ve bürokrasi gücünü. Çekinmiş olabilirler ancak bu maçın iptal edilmemesinde en büyük sorumlu federasyondur.”

Ali Koç, 2 Nisan’da yapacakları harikulâde genel şura toplantısıyla kendi geleceklerini kendilerinin çizeceğini tabir etti.

Maçta yaşananlardan sonra kendilerinin hatalı ilan edileceğini anlatan Koç, “İş daha da çığırından çıkacak, o denli bekliyorum. Burada da tıpkı şeyi yapmaya çalışacaklar, Arabistan’da olduğu üzere. Biz 2 Nisan günü genel heyete gidiyoruz, fevkalâde. Yapmamız gerekeni yapmamız lazım. Kendi göbeğimizi kendimiz kesmemiz lazım. Futbol AŞ’de sonra genel heyeti koyuyoruz. Ben biraz önce Kulüpler Birliği Vakfı’ndan istifa ettim. Fenerbahçe olarak kendi bahtımızı, kendi geleceğimizi kendimiz çizmek zorundayız. O yüzden bu kararları aldık. Topluluğumuzun aklıselim davranmasını bilhassa rica ediyorum. Biz kendi ülkemizde bu muameleyi görmeyi kabul etmeyeceğiz. Biz artık gerekiyorsa bir alt lige ineceğiz. Bu kararı alınca bir alt lige düşme kelam konusu.” diye konuştu.

“Bu ligde Fenerbahçe’ye yer yok” diyen Koç, şunları söyledi:

“Şimdi tutturmuşlar ‘ceza verilsin’, verin ne istiyorsanız yapın. Herkes aklını başına alsın. Linç tehlikesine karşın oyunu oynatanlar aynaya baksınlar. Futbolun bu noktaya gelmesine müsaade eden federasyona müsaade edenler de bir aynaya baksın. 2 Nisan birinci toplantı, bu toplantıda gereken sayıyı yakalamamız lazım. 2 Nisan’da 15-16 bin kişiyi sağlamamız lazım. 3 Nisan’da maçımız var. Bu karar alınacaksa 2 Nisan’dan evvel almak zorundayız. Rica ediyorum Fenerbahçe tarihi için çok değerli bir virajdan geçiyoruz. Kongre üyelerime rica ediyorum, 30 bin kişi aidatı ödedi, ödemeyenler ödesin gelin kulübün yanında durun. Daima birlikte karar verelim bu gidişat gidişat değildir. Biz genel konseyde Fenerbahçe’nin bundan sonra nereye gideceğine karar vereceğiz zira bu iş bu türlü gitmeyecek. Biz bu kararı alırsak ben bırakmıyorum. Bir alt ligde kulübü Harika Lig’e çıkarır o denli bırakırız.”

Fenerbahçe’nin geleceğini kurtarmak zorunda olduklarını tabir eden Koç, “Her gün ölmektense 1 gün öleceğiz fakat geleceğimizi kurtarmak zorundayız. Bir sene oynar çıkarız biz lakin herkes aklını başına alır artık. Biz gerçek manada kâfi diyoruz o yeterlerden değil. Kendi geleceğimizi kendimiz aşikâr etmek zorundayız. Bu şantaj, tehdit falan değil.” formunda görüş belirtti.