Galatasaray Sportif A.Ş. Başkanvekili Erden Timur, Kasımpaşa maçının akabinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Erden Timur’un kelamlarından satırbaşları şu halde:
“Şampiyonluk maçı denilen usulde bir maçtı. Geriye düştükten, oenaltı kaçırdıktan sonra bu türlü bir geri dönüş inanılmaz. Bu inanmışlığın göstergesi. Biz bu sene şampiyon olacağız. Bunu tekrar tekrar söylüyorum.”
“Müthiş bir birlik var. Dayanışma var. Kenetlenmiş durumdayız. Daima şunu söylüyorum. Kim hak ediyorsa o şampiyon olsun. Çok net.”
“Galatasaray finallerin kadrosu. Şampiyonluk yarışına önde girince önde bitiriyor daima. Bu tarihi bir istatistik. Bu sene tekrar edecek inşallah. İnanmışlık çok büyük. Onu söyleyebilirim. Geçen sene şampiyonluktan sonra söylemiştim, insanlara bu iletisi vermek değerli. Çok fazla manipülasyon var. Çok fazla yanlış yapılıyor. İnsanın dayanacak gücü kalmıyor, yanlışlıklardan bahsediyorum. Bundan beslenenler için harikulade bir motivasyon. Zira o nefretten, telaffuzlardan, ayrışmadan beslenen beşerler için inanılmaz keyif. Onun cenneti, o nefreti aşılamak, o nefreti her yere yaymak. Bizler için dayanılacak bir şey değil.”
“Son 3-4 haftada kaç kere hastaneye yatırıldım. Bu nefrete dayanamıyorsunuz. Şunun bilinmesi gerekiyor. Bu çabayı sonuçta yalnızca şampiyonluk için yapmıyorsun, toplumsal bir ileti için yapıyorsun. En çok memnun olduğum şey, şampiyon olursak en memnun olacağım şey topluma şunu ispatlayacağız, oburunun hakkına riayet ettiğinde, kendin kadar diğerini düşündüğünde, ahlaklı dürüst gerçek çalıştığında her vakit sonucu alıyorsun. Bunu herkes görecek. Bunun altını çiziyorum. Âlâ olan, haklı olan kazanacak. En çok ona seviniyorum.
“Bizim gündemimizde seçim yok. Seçimin ‘s’sini konuşmadık. Şampiyonluğa yürüyoruz. Tek umrumuzda olan bu. Mayısta umrumuzda olan tek şey şampiyonluk. Diğer hiçbir şey konsantrasyonumuzu bozamaz. Gözümüzü dikmişiz. Damarlarımıza kadar, tüm benliğimizle, her hücremizle, her şeyimizle şampiyonluktayız. Seçim konuşana kulağımı kapatıyorum. Seçim diyene başımı çeviriyorum. Biz şampiyonluğa yürüyoruz. Kim seçim konuşuyorsa Galatasaray’ın yanında değil karşısındadır. Seçim konuşmak diye bir şey yok. Biz şampiyon olacağız. Öbür hiçbir yolu yok. Sonuna kadar inanıyoruz. Haklı olduğumuz için. Hakkı sonuna kadar savunduğumuz için olacağız.”
“Yabancı hakem olsun! Buyursun olsun. Hiç sorun yok. İçeride Okan Hoca’ya söyledim. Robot hakem olsun, varsın robot hakem olsun. Hiç sorun yok. Otomatik, robot, yabancı olsun. Kabul ediyoruz. Fakat siz yabancı hakemlerin konutuna giderseniz, çocuğunu tehdit ederseniz, AVM’de fotoğrafını çekerseniz, etrafını sararsanız yabancı hakem ne yapacak ona bakmak lazım! Aylardır söylüyoruz. Bizim için Fenerbahçe’nin teklifi kabuldür. Kuralımız şu. Madem ki yabancı hakemin, saniyedeki görüşünü, kararının daha adil olduğunu düşünüyoruz. O vakit 3 tane yabancı hakem seçelim, sonuç neyse başımızın üstüne! 15 aydır söylüyorum. Hiç karşılık alamadım. Tüm maçların hepsini izlesin hakemler. Her türlü incelemeyi yapsınlar, sonucu neyse başımızın üstüne. Şayet bunu kabul ederlerse, yabancı hakemi kabul ediyoruz.”
Teraziden kaçan hırsızdır derken bunu kastetmiştim. Sen madem ki haksızlık yapıldığını düşünüyorsun, iki insan ortasında haksızlık varsa dersin ki hakeme gidelim. Deftere bakalım dersin. Deftere bakmaktan kaçıyorsan savında haklı değilsin, manipüle ediyorsun. Toplumu manipüle etmemek için, her taraftaki fanatiklerin geri kalanını doğruya yönlendirmek için seçelim 5 hakem. Şimdiye kadar daima haksız kazandığını, şampiyon olamadıysa da zati çok haksızlık yapmasına karşın şampiyon olamadığını kabul ediyordur. Hepsine tek tek haftalarca bakılsın. Ne sonuç çıkıyorsa kabul. Bağımsız olarak bakılsın. Onun dışında her hakem olur, robot hakem bile olur. Robot hakem daha âlâ olur.”
“Keşke robot hakem olsa. Annesine, babasına baskı yapamazsın, toplumsal medyadan kumpas kuramazsın, robot hakemin konutuna insan yollayamazsın, robot hakem yumruk attıramazsın, robot hakemi AVM’de çeviremezsin. Bunları yaşıyoruz. Bu haksızlıklar, sonuca varmayacak. Buna eminim. Tekrar ediyorum, davette bulunuyorum. Her maç yabancı hakem gelsin hiç fark etmez. Türk hakemlerinden daha yeterli manasına gelmiyor bu. Yabancılara da bu baskıyı yapalım, sonuç ne oluyor!
Bize acayip haksızlık yapılıyor, çok büyük haksızlık yapılıyor. Yabancı hakemlerin geçmişe bakması da kabul edilmiyorsa, kimse çıtını çıkarmayacak. Gel röntgeni çekelim diyoruz. Röntgenden kaçıyorsan iddianda yanlış bir şey yapıyorsun.”
