Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Hizbullah önderi Hasan Nasrallah’ın, İsrail ordusunun Lübnan’da düzenlediği akında öldürülmesine ait “Görünen o ki savaşın bölgeye yayılması konusunda İsrail’de, Netanyahu’da bir istek var” dedi.
Bakan Fidan, New York’taki Türkevi’nde TRT Haber özel yayınında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Bakan Fidan’ın açıklamaları şöyle; “BM Genel Kurulu bu yıl Türkiye açısından epey verimli geçti. Cumhurbaşkanımızın Genel Kurul’da yaptığı hitap inanılmaz derecede tesir oluşturdu. Hitabın üçte ikisi Filistin problemiyle ilgili oldu. Bu da son derece tesirli oldu. Bizim için çok ağır bir hafta oldu.
“BM SİSTEMİNİN ÇALIŞMADIĞI ORTADA”
Gazze problemi bir turnusol kağıdı vazifesi gördü. BM sisteminin çalışmadığı ortada. Milletlerarası sistemin ikiyüzlülüğü ortada. Memleketler arası topluma biz canhıraş bir biçimde davette bulunuyoruz. Global adaletsizliğin giderilmesinde BM etkisiz kaldı. Çok farklı platformlarda birçok toplantı yaptık. BM çatısı altında yapılan toplantılar çok tesirli oldu. Bağımsız bir Filistin devletinin kurulması vurgusunu yaptık. ABD’nin ayak diremesi sebebiyle oylama yapılmasına mahzur olunuyor. İşgalin kendisi unutturulmuş, zulmün kendisi unutturulmuş, İsrail’in illüzyonu içerisinde yaşıyordu milletlerarası toplum. Bizim birinci amacımız bağımsız Filistin devletinin tanınması. Bu sağlanmadıkça Orta Doğu’ya barış gelmeyeceği herkesçe malum.”
“İSRAİL SAVAŞI BÖLGEYE YAYMAK İSTİYOR”
Bakan Fidan, bir yıl evvel söylediklerinin vuku bulduğunu, bunun bu türlü olmasını istemediklerini belirterek, “Yani İsrail durdurulmazsa Gazze’de, Filistin’de bu savaşı öteki yerlere de taşıyacak diye söylemiştik. Bir sene evvel ne söylediysek maalesef onlar yaşanıyor” tabirlerini kullandı. Hakan Fidan açıklamalarına bu türlü devam etti; “Bu birçok aktör için sürpriz olmadı. Gelecek sene bu operasyonu nereye taşıyacak? Hangi gayeleri yok etmek için bu momentumu kullanacak? Onu da daima bir arada göreceğiz. Ancak Lakin görünen o ki şu anda savaşın bölgeye yayılımı konusunda İsrail’de, Netanyahu ve grubu içinde önemli bir istek var, bunu ilerletmeye çalışıyorlar. Hizbullah’a yönelik operasyonlar arttırılmış durumda. Anlaşılan o ki bu akınlara çok uzun vakittir hazırlanıyorlardı. Nasrallah bölge için kıymetli bir faktördü. Hem İran için hem Hizbullah için büyük bir kayıp oldu. Kendisiyle savaş başladıktan 10 gün sonra Lübnan’da görüşmüştük. Çok güç kaideler altında, hakikaten güç koşullar altında bir görüşme imkanımız oldu. Daha evvelki görüşmemizde Hizbullah’ın büyük bir çatışmaya girmeyeceği niyetindeydim. İsrail, Lübnan’dan sonra nereye sarfiyat? Hangi amaçlar üzerinde çalışır? Buna ait birtakım öngörülerimiz var, şimdilik o öngörüler bizde kaldı.”
Bakan Fidan, görüşmeler sonrası Hizbullah’ın var gücüyle bir savaş içine girmeyeceğini öngördüğünü aktardı.
İSRAİL’E KİM, NASIL “DUR” DİYECEK?
Fidan, Amerika ve memleketler arası toplumun bu mevzudaki sessizliğinin de ürkütücü bir duruma geldiğini lisana getirerek, İsrail’in, Hizbullah’a yönelik son iki haftada düzenlediği akınlara istihbarata dayalı olarak uzun vakittir hazırlık yaptığına dikkati çekti.
ABD’de çarkların kilitlendiğini belirten Hakan Fidan şöyle konuştu; “ABD sistemi bir çaresizlik içinde. Amerikan siyasetinde siyonizm kök salmış durumda. Bunun üzerinden meslekler ve networkler yapılıyor. Kongre üyesi yapılıyorlar, senatör yapılıyorlar. Lobinin tesiriyle İsrail aklına hizmet eden kabul edilmiş bir gerçek var. Kimi Amerikalılar bu durumdan rahatsızlık duyuyor. ABD’nin bütün gücünün İsrail’in buyruğunda olması rahatsızlık verici. Netanyahu’nun stratejilerine baktığımızda hem kendi ülkesini hem müttefiklerini büyük bir ateşin içine çekiyor.
